AMED - Rojin Kabaiş'in bedeninde DNA'sı bulunan 2 erkeğin kimliğinin açıklanmasını isteyen Elif Kabaiş, "2 erkek DNA'sı kime ait? DNA'sı bulunan o 2 erkek neden bulunmuyor?" diye sordu.
Adli Tıp Kurumu (ATK) Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş'in bedeninde bulunan 2 erkeğe ait DNA'nın vücudun hangi bölgesinde bulunduğunu açıkladı. Mahkemenin talebine rağmen aylarca bu bilgiyi vermekten kaçınan ATK, 10 Ekim'de mahkemeye gönderdiği bilgide ilk DNA'nın göğüs, ikincisinin ise vajinanın iç bölgesinde bulunduğunu belirtti. Dosyanın seyrini değiştirme olasılığı olan bilgilerin saklanması Türkiye ve Kürdistan'da tepkilere neden oldu. Birçok kentte, düzenlenen yürüyüş ve açıklamalarla ATK'ye tepki gösterildi, dosyanın bir an önce aydınlatılması istendi.
Ablasının ölümüne ilişkin dosyanın seyrini değiştirecek bilginin aylardır açıklanmaması ve yetkililerin ısrarla aileyi kızlarının "intihar ettiğine" ikna etmeye çalışmasına tepki gösteren Elif Kabaiş, "Artık Rojin’in intihar etmediği açığa çıktı. Rojin'in intihar etmediği ortaya çıktı. Buradan soruyoruz: 2 erkek DNA'sı kime ait? DNA'sı bulunan o 2 erkek neden bulunmuyor? Rektör neden hesap vermiyor? Biz başından beri 'Rojin intihar etmedi' diyoruz. Bir de otopsi sırasında rektör otopsi odasına giriyor. Sen bir eğitimcisin, sen bir tıpçı değilsin. Senin otopsi odasında ne işin var? Van valisi daha otopsi yapılmadan babama diyor ki: 'Senin kızın intihar etti. Bunu böyle kabul et Nizamettin Efendi.' Daha otopsi bile yapılmadan ne hakla bunu söyleyebilir?" diye konuştu.
'İKİ FARKLI ERKEK DNA'SI KİME AİT?'
ATK'nin aylarca ablasının bedeninde bulunan 2 erkeğe ait DNA'nın vücudun hangi bölgesinde bulunduğunu açıklamadığını hatırlatan Elif Kabaiş, "ATK neyi sakladı bizden? Neden sakladı? Biz devlete güvenmeyeceksek kime güveneceğiz? Bizim güvenimiz kime olacak? Biz mücadeleye devam edeceğiz. Benim umudum çok yüksek. Ben inanıyorum ki kamuoyunun baskısı ve halkın emeğiyle beraber bu olay açığa çıkacak. İnancım yüksektir. Bu 2 erkek DNA'sı neden çıkmıyor ortaya? Bu çıkarsa sonrası da çıkar mutlaka. Bizden bunu neden saklıyorlar? Benim çağrım şu: 2 farklı erkek DNA'sı kime ait? Tekrar soruyorum, Rojin'e ne oldu? Bir yıldır soruyorum. Yıllar geçse de asırlar geçse de ben buradan tekrar Rojin'e ne oldu diyeceğim. Ta ki adalet yerini buluncaya kadar" ifadelerini kullandı.
Rojin'in arkadaşı Cemile Eray ise Rojin'in yaşamı sevdiğini ve ailesine bağlı bir kadın olduğunu söyledi. Cemile Eray, "Biz 2 yıl öncesi Batman'a gidip sınava girdik. Hatta 3 gün boyunca ben annesi bir de Rojin Batman'da kaldık. Kendisi yaşamı seven biriydi, asla intihar etmez. Okumayı sevdiği için rutin bir şekilde kütüphaneye giderdi ve sürekli çalışırdı. Rojin'e intihar süsü vermelerindeki amaç, aile bu olayın peşini bıraksın. Ki bunu bu şekil yaparak farklı cinayetlere de zemin hazırlıyorlar. Rojin ile son konuşmamız, sınavı kazanması üzerineydi. Ben demiştim 'Rojin ben çalışmadım'. O 'Vallahi ben çalıştım', kendinden emindi. Rojin o gün 'Ben öğretmen olacağım ve bir nebzede olsa babama destek olacağım ve onun yükünü hafifleteceğim.' Yani Rojin'in intihar ettiğine bizi hiçbir güç inandıramaz" diye belirtti.
'MÜCADELEDEN VAZGEÇERSEK BAŞKA CİNAYETLER YAŞANIR'
Olayın üniversite çevresinde olduğunun büyük göstergelerinden birinin de bir kameranın bozuk olmasının olduğunu söyleyen Cemile Eray, "MOBESE kamerası var. Hiçbir şekilde görüntü yok. Silindiği belli zaten. Niye yok? Bu olay evde yaşansaydı ailenin yakasını tutarlardı. Ama üniversite ortamında olduğu için devlet bunu saklıyor, yapanı koruyor. Bizler sonuna kadar faillerin açığa çıkması için mücadele edeceğiz. Bir yıl geçse de beş yıl geçse de, asırlar geçse de biz davamızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Bu mücadeleden vazgeçersek başka cinayetlere zemin hazırlayacağız" şeklinde konuştu.
'ERKEK EGEMEN ZİHNİYET KADIN CİNATLERİNİ KAPATIYOR'
Bir yılın sonunda 2 ayrı erkeğe ait DNA bilgisinin dosyaya eklendiğini hatırlatan Amed Barosu Avukatı Raperin Akengin, "Bu 2 erkek DNA'sının biri göğüste diğeri ise intal vajina bölgesinde bulunduğu tespit edildi. Bu tespite rağmen geçtiğimiz günlerde Pazar günü Adli Tıp Kurumu'nun resmi olmayan bir açıklamasında hala cinsel saldırı ihtimalinin olmadığı söylenildi. Biz bunu bir kez daha soruyoruz. ATK bunu neye dayanarak söylüyor? Biz biliyoruz ki bu coğrafyada birçok kadın ölümü gerçekleşiyor ve bu kadın ölümlerinin birçoğu da maalesef cinsel saldırı sonucu gerçekleşiyor" dedi.
Rojin Kabaiş dosyasında Amed ve Wan baroları olarak taleplerinin bu dosyanın "cinsel saldırı" boyutuyla genişletilmesi olduğunun belirten Raperin Akengin, "Biz zaten bu zaman kadar hep söylüyorduk bu erkek egemen sistem maalesef ki kadın cinayetlerinin üstünü her zaman kapatıyor. Biz de buradan soruyoruz: Neden erkek egemen sistemi koruyorsunuz. Birçok kadın cinayetinin sürekli üstü kapatılıyor. Biz umut ediyoruz ki kadın katliamlarında intihar süsü verilerek üstü kapatılmaz" ifadesinde bulundu.
MA / Heval Önkol – Fethi Balaman